Kağıthane’de CHP’ye emek veren siyasetçi-işadamı Hasan Söyler, partisine ivme kazandırıp, partilileri aynı duygu ve düşünceyle bir araya getirmek için çaba harcarken, siyasi kulislerde de, CHP’yi toparlayıp, iktidara yürümesini sağlayacak kişi olarak konuşuluyor.

Liderlik vasfıyla öne çıkan Söyler, ilçe başkanlığı konusundaki iddiasını sürdürürken, kamuoyundaki güvenirliliğini ve sempatisini kaybetmiş parti yöneticilerinin de gitmesi gerektiği yönündeki tavrından vazgeçmiyor. Söyler, “CHP, Kağıthane’de yeni yüzler, yeni düşünceler, yeni projelerle halkın önüne çıkmalı. Aksi takdirde her seçim bir öncekinden daha fazla hezimet ve bozgun getirir. Ben partimi bu duruma düşmekten kurtarmaya ve bayrağı daha yüksek burçlara dikmeye adayım. Bana güvenenleri bugüne kadar pişman etmedim, bundan sonra da etmem” dedi.

“ZAMANI GELİNCE GİTMESİNİ BİLMEK GEREK”

CHP Kağıthane’de yeniliğe ve değişime ihtiyaç duyulduğunu ancak bu durumun bazı kişiler tarafından görmezden gelindiğini söyleyen Hasan Söyler, İlçe Başkanı Zeynel Öztürk’ten başkanlık koltuğunu devralmaya hazır olduğunu ifade etti.

İlçe başkanlığının sefa sürmek ya da makam sahibi olup, protokolde boy göstermek olmadığını belirten Söyler, “Bu tür görevler, genç, dinamik, bedeni ve beyni aynı oranda çalışıp, fikir üretebilen, taşıdığı yükün ve sorumluluğun bilincinde olup, hakkını verenlerin üstlenebileceği görevlerdir. Hiç kimseyi kırmak ya da küçümsemek niyetinde değilim ama hiçbir canlı sonsuza kadar yaşamaz, hiçbir şeyin ömrü sonsuz değildir. Gün gelir demir bile paslanarak çürüyüp, yok olur. Eğer bu bilinçle hareket edersek, koltuğumuza yapışmaz, zamanı gelince daha iyi yapacak kişilere devrederiz. Aksi takdirde birileri çıkar, sizi oradan indirir, rencide olursunuz” diye konuştu.

“PARTİYİ YETENEKLİ KİŞİLER OMUZLAMALI”

İstanbul Ses’e verdiği röportajda 2014 yerel seçiminde alınan sonucun, CHP Kağıthane ilçe yönetiminde geniş kapsamlı bir revizyon yapılmasını gerekli kıldığını ifade eden Hasan Söyler, İlçe Başkanı Zeynel Öztürk’ün artık görevi kendiliğinden bırakıp gitme zamanının geldiğini söyledi.

İlçe başkanlığının daha farklı bir anlayışla yürütülmesi gerektiğini anlatan Söyler, “Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Kimileri yoğurdu yerken yüzüne gözüne bulaştırır, kimileri de doğru düzgün yer, elini yüzünü kirletmez. Seçim sonrası ortaya çıkan görüntü, kimin yoğurdu ne şekilde yediğini açıkça ortaya koymuştur. Bu parti beceriksiz ve yeteneksiz kişilerin yükünü taşımak zorunda değildir. Tam tersine iş bilir, yetenekli ve becerikli kişilerin partiyi omuzlayıp, ileriye taşıması gerekir.

Türkiye’de her geçen gün farklı olaylar yaşandığını, ideallerin, fikirlerin ve düşüncelerin son hızla değiştiğini ifade eden Hasan Söyler, CHP’nin ulu bir çınar gibi ülkenin temellerine kök saldığını ancak, bu çınarın daha uzun yıllar varlığını sürdürmesi ve ülke yönetiminde söz sahibi olması için yönetim kadrosundakilerin çağa ayak uydurmaları gerektiğini vurguladı.

Partinin en alt kademesinden en üste kadar tüm yetkililerin, sorgulayan, eleştiriye açık, yanlışlardan ders alıp, doğruları bulmaya ve uygulamaya çalışan zihniyette olması gerektiğini belirten Söyler, “Keskin ve hiçbir zaman değişmez denen fikirler değişiyor, insanlar değişiyor, dünya değişiyor, bizlerin de değişmesi gerekir. Değişirken gelişmeli ve yenilikler getirmeliyiz. Daha esnek, daha sağduyulu, daha ılıman ve toplumun tamamını kucaklayıcı olmalı, bu yönde politikalar geliştirmeliyiz. Bunun önünde duranları da içimizde barındırmamalıyız” dedi.

“HEDEFİM MİLLETVEKİLLİĞİ AMA ÖNCESİ DE VAR”

Milletvekili olarak TBMM’ye girmeyi kendine siyasi hedef seçtiğini, bunun için de emin adımlarla ilerlediğini anlatan Hasan Söyler, 2009’daki milletvekilliği aday adaylığından aldığı dersle daha etkin ve kalıcı çalışmalar yürüttüğünü ifade etti. Milletvekilliği hedefine ilerlerken CHP Kağıthane İlçe Başkanlığı görevini üstlenerek, partisinin ilçedeki oy oranını artırmayı ve 2015’teki genel seçimde oy patlaması yaşatmayı planladığını belirten Söyler, “Benim siyasi hedefim aynı zamanda partimin hedefidir. Partimin her üyesi, her yöneticisi benim gibi çalışırsa, amacımıza ulaşmaktan bizi kimse alıkoymaz. Korkak, pısırık, çekingen ve ne yapacağını bilmez politikacılar gibi davranmak bize yakışmaz. Tuttuğunu koparan, istediğini alan, toplumun önünde giderken güven duyulan yönetici olmak da herkesin harcı değildir. Böyle kişiler kolay çıkmaz ama çıkanları da bastırmamak, önünü kesmemek ve desteklemek gerekir. Ben kendime güveniyorum. Ne söylediysem yapacağımın bilinmesini, ne vaat ettiysem yerine getireceğime inanılmasını isterim. Benim insanım bana güvenmeli ve ‘Hasan Söyler söylediyse mutlaka yapar’ diye düşünmeli. Ben bu felsefeyle ve siyasi prensiplerle yola çıktım ve yolumdan sapmadan yürüyorum” dedi.

“PARTİYE EMEK VERENLER GÖZARDI EDİLEMEMELİ”

Siyasetin vefasızlık ve nankörlüklerle dolu, çileli bir yol olduğunu ancak halkın mutluluğu, devletin menfaati için bu zorluklara katlanmanın insana ayrı bir haz verdiğini de belirten Hasan Söyler, bazı kişilerin zordan kaçtığını, kişisel menfaat ve günlük mutluluklar peşinde koştuğunu ifade etti. Kendisinin siyasetin zor yanını seçtiğini ve bundan da mutlu olduğunu anlatan Söyler şöyle devam etti:

“Ben hayatta hep iz bırakan, kalıcı işler peşinde koştum. Üstlendiğim görevler, işler hep zor oldu ama başardım, altından yüzümün akıyla kalktım. Bu güne kadar hiç kimseye arkamdan söz söyletmedim, hakaret ettirmedim. Ama yapamayacağım işe de girişmedim. Gerektiğinde ülkemin, milletimin menfaati için elimi taşın altına koymaktan çekinmedim. Partimin yükünü taşıdım, verilen görevleri en iyi şekilde yerine getirdim, 6 Ok’un sembolize ettiği nitelikleri kendimde barındırdım. Bundan sonra da aklım ve gücüm yettiğince hep böyle davranacağım. Ben partime ve insanlarıma emek veriyorum, bunun karşılığında da halkım beni onurlandırır, hedeflerime taşırsa hiçbir zaman farklı bir insan kimliğine bürünmem ve onlar için çalışmaya ve mücadeleye devam ederim. İster ilçe başkanı olayım, ister belediye başkanı, isterse milletvekili hiç değişmez. Benim istediğim adımın önüne ekleyeceğim bir sıfat değil, milletime hizmet üreteceğim görev ve yetkidir. Verilen koltuğa kurulmak yerine, gece gündüz çalışmak da sözüm olsun. Kağıthane’de hem partimizin oyu artacak hem de gücümüz. Ama bunun için partiye emek verenlerin hakkı yenmemeli, emekler göz ardı edilmemeli, çalışanla çalışmayan, üretenle üretmeyen iyi ayırt edilmeli. 30 Mart yerel seçiminde olduğu gibi adam kayırmacılık yapılıp, emek verenlerin, halkın istediği kişilerin üzeri çizilip, hak etmeyenler bir yerlere taşınmamalı. Aksi takdirde CHP Kağıthane’de silinip gider.

“İL BAŞKANI SALICI’NIN GİTMESİNDE ISRARLIYIM”

Gazetemizin daha önceki sayısında CHP Kağıthane İlçe Başkanlığı’nı istediğini açıkça belirtip ‘ben daha iyi yaparım’ diyerek, iddialı bir çıkış yapan Hasan Söyler, bu iddiasında haklı olduğunu her geçen gün kendisinin ve partililerin daha iyi anladığını belirtti.

CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile ilgili düşüncelerinde de bir değişme olmadığını ve bir an önce onun da istifa ederek koltuğunu bu görevi daha iyi yapacak birine devretmesi gerektiğini yineleyen Söyler, kendini halkın üzerinde gören, halktan kopuk insanların siyasette başarılı olamayacağını ifade etti. Oğuz Kaan Salıcı’nın hem halktan hem de örgütten kopuk, belli bir elit tabakaya hitap eden siyaset yaptığını ileri süren Hasan Söyler, hiç kimsenin parti imkanlarını ve halkın gücünü kullanarak böyle davranmaya hakkı olmadığını ve Salıcı’nın istifa ederek, görevi bırakması gerektiğinde ısrarlı olduğunu vurguladı.

Siyasette başarı göstergesinin alınan oylar olduğunu da kaydeden Söyler, 30 Mart seçiminde elde edilen sonucun böyle bir başarıya işaret etmediğini belirterek, yerinde saymayı, taşıma suyla değirmen döndürmeyi başarı olarak gösterenlerin halkı kandırmaktan başka bir şey yapmadığını, bunun vebalinin de çok ağır olduğunu ifade etti.

“İLÇE BAŞKANI ÖNDERLİK YAPMALI”

Kağıthane CHP’de ilçe örgütü ile partililer arasında büyük kopukluk olduğunu, özellikle de genç kesimle sağlam bir diyalog kurulamadığını belirten Hasan Söyler, milletvekilleri ile halkın buluşturulmamasının da bunda önemli rol oynadığını ifade etti.

İlçe yönetiminin seçim olsun olmasın devamlı halkla iç içe olup, seçenlerle seçilenleri bir araya getirmesi gerektiğini anlatan Söyler, “Seçim bittikten sonra seçilenler koltuğuna oturuyor, halk unutuluyor. Bir sonraki seçime kadar kimsenin kapısı çalınmıyor. Böyle şey olmaz. İlçe örgütü kazansa da kaybetse de rehavete kapılmamalı. Milleti her zaman için vekili ile yan yana getirmeli, vekile de elde ettiği makamı sefa sürmek için değil, hizmet üretmek için işgal etmesi gerektiğini hatırlatmalı. Seçimler için oluşturulan koordinasyon merkezleri de seçim sonrası kapatılmamalı, en azından her üç mahallede böyle bir merkezin varlığını sürdürmesi sağlanmalıdır. Siyaset bunun için yapılmalı, görevler bunun için üstlenilmeli, makamlar bunun için işgal edilmeli. Bu bilinçte olmayan ne milletvekili, ne il ne de ilçe başkanı halka hizmet üretemez, iktidarı ele geçiremez. Geçirse de yalnızca kendini düşünür. Ben hem dışarıdan hem de içerden bakan, gözleyen biri olarak partimdeki bu tür çarpıklıkları görüyor

 Düzeltilmesi için uyarıyor, elimi taşın altına koyuyorum. Bunu yapmak istemeyenler, daha doğrusu yapamayanlar da çekip gitmeli. Çünkü ne CHP, ne Kağıthane halkı, ne de biz böyle zihniyetlerle yol alamayız” dedi.

“GENEL SEÇİME ÇOK GÜÇLÜ BİR EKİPLE HAZIRLANILMALI”

Siyasetteki doğru ve yanlışları ifade ederken, önümüzdeki süreçle ilgili olarak da mesajlar veren Hasan Söyler, bu yıl Ağustos ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi ile 2015’teki genel seçimin de zorlu geçeceğini belirtti.

Özellikle gelecek yılki genel seçime çok güçlü bir ekiple hazırlanılması gerektiğini ifade eden Söyler, yorgun, bezgin, ne yapacağını bilmeyen ve kendine bir hedef koyamamış siyasetçilerle CHP’nin hezimete uğrayacağını ve büyük oy kaybına uğrayabileceğini ileri sürdü.

Oy potansiyelini yükseltmek için tüm partililerin sokak sokak kapı kapı dolaşıp, hakla buluşması, insanların dertlerini, sorunlarını dinlemesi ve CHP’ye iktidar yolunun açılması için gece gündüz demeden çalışması gerektiğini belirten Söyler, “Ben ve kuracağım ekip, böyle bir çalışmanın içinde olacağız. Partili olsun olmasın herkesi kucaklayacağız. CHP’yi tanımayanlara tanıtacağız, bilmeyenlere bildireceğiz. Sevmeyenlere sevdireceğiz. Eleştirileri sükûnetle dinleyip, yanlışlarımızı görüp, düzeltme yoluna gideceğiz. Yerel seçimde yapılan hataları tek tek ele alıp, tekrarlamamak için doğru tespitlerde bulunacağız.

“HALKIMA LAYIK OLMAK İÇİN HER ŞEYİMİ FEDA EDEBİLİRİM”

Açıklamasında milletvekilliği konusundaki hedefini koruduğunu ve bu konuda kararlı ve emin adımlarla yürüdüğünü de kaydeden Hasan Söyler, ancak parti örgütü bu konuda ne isterse öyle davranacağını belirtti. Tabanı güçlü, ne istediğini bilen, sorumluluk duygusuyla hareket edip, Ankara’ya gittiğinde, kendisini oraya taşıyanlardan kopmadan hareket eden bir milletvekili olmak istediğini anlatan Söyler, “İlçe başkanı olarak önce partimin Kağıthane’deki dağınıklığını toparlamak ve güç kazandırmak, sonra da demokratik kurallar çerçevesinde yarışarak milletvekili adayı olmak istiyorum. Halkım bana bunu layık görürse, ben de halkıma layık olmaya çalışacağım. Onları yaşam düzeyinin yükseltilmesi, yaşam koşullarının iyileştirilmesi, işsizin iş, aşsızın aş bulması için çalışacağım. Ben kişi olarak idealist biriyim. En büyük idealim de halkımın gözünde iyi biri, çalışkan ve sevilen bir lider olmaktır. Buna kavuşmak için de tüm varlığımı feda edebilirim” diye konuştu.