Gelecek Partisi Kâğıthane. “AVM kültüründen kentimizi koruyacağız”

Gelecek Partisi Kâğıthane. “AVM kültüründen kentimizi koruyacağız”

Gelecek Partisi Kâğıthane ilçe başkanlığı sosyal medya hesabından AVM kültürünü gündeme aldı

AVM’ler ilk 1900’lerde ABD ve Avrupa’da görülmeye başlanan ve geleneksel alışveriş olgusunu değiştiren süpermarketlerdir. Ancak günümüzde bildiğimiz AVM’lerin ortaya çıkışı 1950’leri bulmuştur. 1970 ve 1980’lerde AVM’ler, tüketimciliğin yükselmesine koşut olarak, müşterilerin alışverişte daha fazla zaman geçirmesi için yeni stratejiler oluşturmaya başladılar. Gelecek Partisi İlçe Teşkilatı Kurulduğu günden beri sıradan ilçe teşkilatı olma yerine araştıran ve kendini hep güncelleyen parti haline geldi.

Başkanlığını Burak Diyarbakırlıoğlu’nun yaptığı  Kağıthane ilçe teşkilatı şimdide AVM kültürünü sosyal medya hesabında gündeme aldı.

gelecekk.png

İşte o açıklama

Dünyada küreselleşme trendi ile birlikte, uluslararası birçok marka başka ülkelerde temsilcilikler açarak, mallarıyla birlikte alış-veriş kültürlerini de diğer ülkelere ihraç etti. Bir dünya kenti olan İstanbul, uluslararası şirketlerin temsilciliklerinin en yoğun olduğu şehir haline geldi.

Bu şirketler İstanbul’un tarihi semtlerinde yer edindiler ve yeni bir alış-veriş kültürünü de bu semtlere yerleştirdiler. İstiklal caddesi kültürünü kaybedip, alış-veriş ve eğlence caddesi halini alırken, İstanbul’un kendisine yüklediği tüm kültürel kimliğinin yok oldu.

Son olarak Beyoğlu’ndan Lebon pastanesi çekildi.

Kâğıthane ise bu küresel alış-veriş saldırısından kendisini şimdilik korumuş görünüyor. Büyük marka ve küresel firmaların Kâğıthane’de yer bulamaması halinde, yerel alış-veriş kültürü pekâlâ gelişebilir. Tekstil üretiminin yoğun olduğu kentimizde, yerel markalar üretilebilir. Eski alış-veriş alışkanlıklarımızı çağa uydurarak, Kâğıthane’de özgün ve kadim olanı koruyup, aynı zamanda yerel bir ekonomik kalkınma sağlayabiliriz.

Hâlâ mahalle kültürünün ve yerel ekonomik unsurların yaşamaya devam ettiği Kâğıthane’de bu farklılık şimdilik dezavantaj gibi görünse de bu durum hızlıca kazanca dönüştürülebilir.

Küresel sermayenin bize biçtiği rol, uluslararası firmaların çalışanı olmakken, kendi üretim gücümüzü arttırarak bunların karşısına yerel unsurlarla çıkılabiliriz.

Roma, Kudüs ve İstanbul, Dünya tarihinin binlerce yılda meydana getirdiği üç kadim kenttir. Kudüs ve Roma eski olanı hem kültürel hem de kent olarak korumayı başarmışken; ne yazık ki İstanbul kendisini koruyamamıştır. Mesela Roma ve Kudüs’te hiç olmayan veya bir veya iki olan uluslararası kahveciler, İstanbul’da cirit atarak kahve kültürünün komaya girmesine neden oldu.

Kâğıthane’de top yekûn kalkınmanın fırsatı ise, işte bu markaları Kağıthane’ye sokmamak ve bu markalara işyeri ruhsatı vermemekten geçiyor. AVM inşaatını yaptırmadan kent alış-verişini korumamız ve yerel aktörleri kalkındırmamız gerekiyor.

Yerel unsurlarımızı destekleyerek markalaşmaları sağlandığı taktirde, Kâğıthane’de hızlı bir ekonomik kalkınma mümkün.

Uluslararası küresel tekellerden ve AVM kültüründen

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.