İç huzursuzluğun mu var?

İç huzursuzluğun mu var?

İç huzursuzluğun mu var?

İç huzursuzluğu , kişinin sebepsiz yere endişe , üzüntü , keder , karamsarlık , korku ve kaygı duyması halidir. Sebepsiz yere olmasının yanı sıra , yaşanılan bazı sorunların ve olumsuz durumların sonrasında da korku ve endişe ye eşlik eden iç huzursuzluklar yaşanabilir.

Yaşadığımız iç huzursuzlukların en önemli sebebi , yaşam yolculuğunda kendi özümüzden uzaklaşmamız ve kendi özümüzden kopmamızdır. Bir kişi , özü ile bir olduğu zaman çevresindeki durumlar ve koşullar her ne olursa olsun , iç huzursuzluk yaşamaz. Tabi ki hayatın içinde her duygu vardır. Başımıza bizi üzecek, huzursuz edecek, strese sokacak durumlar gelebilir. Ama eğer sen kendi özünle birsen , kendi dengeni koruyup , olumsuz durumlar ve koşullar karsısında duygularını yönetebilirsin. Dış etkenler seni etkilemez.
Eğer iç huzursuzluğumuz varsa , olumlu dış etkenlerde bizi tatmin etmez. Maksimum maddi ve manevi bolluk bile bizi doyuramaz. Bu da otomatik olarak bizi kendimizden uzaklaştırıp , kendimize yabancılaşmamızı sağlar. Kendimiz , bizim bu hayattaki en güçlü rehberimizdir. Bize , bizi tatmin edecek doğru hedefler koyup , her anın tadını çıkartmayı öğretir.


Ne kadar kendimize döner , kendimize şefkat duyar , kendimizi sever ve önemsersek , iç huzurumuz o kadar artar. Öncelikle kendi içimize bakmayı öğrenmeliyiz. Kendimizle konuşmayı bilmeliyiz. Zaman ayırıp kendimize , kendimizle baş başa kalmalıyız. Kalbimizin sesini , ritmini fark etmeliyiz. Aklımızdan geçen karmaşık bir sürü düşünceyi, hayali kendi süzgecimizden geçirip , kendi terazimizde tartmalıyız. Kendi kendimizin rehberi olup , kendimizi en doğru yola yönlendirmeliyiz. Kendi kendimizin yargıcı olup ,yaptığımız hataların , yapamayıp kaçırdıklarımızın , pişmanlıklarımızın , kızgınlıklarımızın cezasını kendi kendimize kesip , hesaplaşmamız bittiği zamanda çıkarıp atmalıyız aklımızdan. En güçlü yanlarımızı fark edip , bununla gurur duymalı , en zayıf yönlerimizi fark edip bunları geliştirmeye çalışmalıyız.


Şunu unutmayalım , bizim kendi kendimize yaptığımız kötülükleri , bütün dünya karşımızda toplansa bize yapamaz. İçimizde yaşadığımız huzursuzluklar , bizi içten kemirir ve bir çok fiziksel hastalığında en büyük sebebidir. Artık kendimize kötülük yapmayı bırakalım. Bize yapıştırılan etiketleri söküp atalım , bize dayatılan düşünceleri çıkaralım aklımızdan. Kendimizi keşfedelim. Unutmayın ,İnsanın gerçekten kendisiyle tanışması , kendine yaptığı en büyük iyilik ve en büyük başarısıdır. Kendimize , özümüze dönelim. Herkese sevgiler….

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.