Çağlayan'daki Sessizlik: Örgüt Nerede, Değişimciler Nerede?

İstanbul’un buz gibi havasından, Çağlayan Adliyesi önünde garip bir sessizlik vardı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın davasını takip etmek için adliyeye geldi, ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Ama bu açıklamanın sesi değil, sessizliği yankılandı Çağlayan’ın soğuk duvarlarında.

Genel Başkan oradaydı ama yalnızdı.

Ne bir örgüt kalabalığı vardı yanında ne de “değişim” diye yollara dökülen insanlar… Değişim dediler, değiştirdiler ama belli ki sadece isimleri değiştirdiler. Anlayış hâlâ aynı yerinde duruyor. Ya da yerinde bile değil — geriye düşmüş gibi.

Genel Başkan Ekrem İmamoğlu olsaydı, o meydan öyle mi olurdu? Aynı adliye önünde, aynı saatlerde, öylece boş bırakılır mıydı? Elbette hayır. Kalabalıklar, kameralar, sosyal medya canlı yayınları, coşkulu görüntüler, belki de sloganlar olurdu. Peki neden şimdi böyle olmadı?

Bu sorunun yanıtı basit değil, ama açık: Örgüt artık kişi odaklı, görev odaklı değil. Güç odaklı. Örgüt nerede? Örgüt, gücün yanında. Gücün ışığında poz verenler, sorumluluğun gölgesinde kayboluyor. Nerede parti duygusu? Nerede o eski “biz” bilinci? Nerede dayanışma?

Parti sadece kongrelerde, seçim günlerinde var olamaz. Parti, liderinin yalnız kalmadığı her andır. Parti, bir genel başkanın adalet önünde onurla yürüdüğü bir günde yalnız bırakılmamasıdır.
Ama biz bugün bir Genel Başkan’ı adliye kapısında yapayalnız izledik.

Allah korusun, o kalabalığın olmadığı bir anda bir saldırı gerçekleşseydi, kim koruyacaktı Genel Başkanı? Kim sahip çıkacaktı? Bir lideri koruyamayan bir yapı, halkın güvenini nasıl taşıyabilir?

Bu manzara bir eksikliğin değil, büyük bir dönüşümün acı tablosudur: Vicdanların geri çekildiği, sadakatin hesapla ölçüldüğü bir siyaset anlayışı yerleşiyor. Kimin yanında olacağımızı, ilkeler değil, güç belirliyor artık. Ne yazık ki.

Oysa siyaset, vefa ister. Cesaret ister. Zor zamanlarda omuz vermeyi, yalnız kalanı yalnız bırakmamayı ister. Değişim böyle olmaz. Değişim, sadece bir koltuğun el değiştirmesiyle yaşanmaz. Değişim, değerleri yeniden hatırlamakla, sorumluluğu her koşulda taşımakla mümkündür.

Bugün Çağlayan’da eksik olan sadece kalabalık değildi. Eksik olan, partililik duygusuydu. Eksik olan, siyasi ahlaktı. Eksik olan, değişimin samimiyetiydi.

Ve halk bunları unutmaz. Siyaset, halkın hafızasında şekillenir. Kim gerçekten mücadele etti, kim sadece seyirci kaldı… Kim zor günde ortaya çıktı, kim ortadan kayboldu… Bunların hepsi birikir, zamanı geldiğinde konuşur.

Bugün Çağlayan Adliyesi'nin önünde sessizlik vardı. Ama o sessizlik bir şey söylemedi; hayır, tam aksine çok şey söyledi.

01-800x600-001.jpg

02-800x600-001.jpg

494175073-9691302790946513-4684145373399007880-n-800x600-001.jpg

494187943-9691303350946457-5901165761617622204-n-800x600-001.jpg

494196523-9691303984279727-5174134822104998423-n-800x600-001.jpg

494276268-9691303584279767-5828851525683787671-n-800x600-001.jpg

494428178-9691303824279743-3854221045073262527-n-800x600-001.jpg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kasım AYDIN Arşivi