4 Mart Dünya Laiklik Günü’nde  Şişli’de Demokrasi ve Laiklik Konuşuldu

4 Mart Dünya Laiklik Günü’nde Şişli’de Demokrasi ve Laiklik Konuşuldu

Şişli Belediyesi, 4 Mart Dünya Laiklik Günü dolayısıyla Hilton Otel'de "Demokrasi ve Laiklik" etkinliği düzenledi.

 "Demokrasi ve Laiklik” programına Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanı Murat Karayalçın, Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, Prof.Dr. Korkut Kanadoğlu, Prof.Dr. Ergun Özbudun, oyuncu Müjdat Gezen, televizyoncu Ayşenur Arslan ve gazeteci-yazar Murat Aksoy konuşmacı olarak katıldı.

Murat Karayalçın, yaptığı açılış konuşmasında 14 CHP Belediyesinin tamamının cem evlerini ibadethane statüsünde saydığını belirterek, devletin de bu kararı alması gerektiğinin altını çizdi. Karayalçın, Ortadoğu ülkelerinin mevcut problemlerinin sebebinin de laikliğin olmaması olarak nitelendirerek, "İç savaş, karışıklık hiçbir zaman eksik olmuyor o ülkelerde. Din ve devlet iç içe girdi ise orada toplumsal gruplar da hiçbir zaman barışamıyor." şeklinde konuştu. Karayalçın ayrıca, din ile siyaset yapanların toplumun kültürel ve dini dinamiklerini de tahrip ettiğini sözlerine ekledi. 

 

Panelin ev sahipliğini yapan Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü ise konuşmasında laikliğin önemine vurgu yaptı. İnönü, "Laik deyince dinsiz anlamında anılıyor. Laik olmayan da dindar olarak anılıyor. Halbuki laiklikle dindarlığın alakası olduğunu sanmıyorum.  Ne yazık ki iktidar bunu bu şekilde bize göstermeye çalışıyor" dedi. 

 



Anayasa Hukuku profesörü Prof.Dr. Korkut Kanadoğlu, laikliğin bir siyasi düzen olduğunu ve devletin din konusunda nötr olması anlamına geldiğini belirtti. Kanadoğlu, Anayasa Mahkemesinin 2010'da yaptığı değişiklikte "katı laiklik" ifadesini kullanmasını eleştirerek eski laiklik tanımının değiştirildiğini söyledi. Yapılan değişikliğin dinci ideolojiyi etkin hale getirmek amacı güttüğünü ve 'pasif' laikliği getirdiğini iddia etti. Kanadoğlu ayrıca bir devlet yetkilisinin "Biz dindar gençlik istiyoruz" demesinin Anayasal devlet tanımına aykırı olduğunu söyledi.

 

Anayasa hukuku üzerinde etkin isimlerden Prof. Dr. Ergun Özbudun, laikliğin demokrasi için şart olduğunu dile getirdi. Özbudun, "Laik olup da demokrasinin yaşanmadığı ülkeler var. Esad Suriye'si buna en güzel örnektir. Fakat demokrasi laiklik olmadan olmaz. Laiklik ibadet özgürlüğünü kapsar ve korur. Laikliğin bir diğer yönü ise devletin resmi dini olmamasıdır. Aksi halde devlet, kamu kaynaklarını hukuksuz kullanır, toplumsal gruplar arasında adaleti sağlayamaz. Devletin her bireye eşit mesafede durmalıdır." şeklinde konuştu. Pasif laiklik kavramına da değinen Özbudun, "Dışlayıcı laiklikten sonra, özellikle 2011 seçimlerinden sonra Türkiye tam tersi önde, yani dinci bir yönetimle yüz yüze geldi. Buna örnek dindar nesil yetiştirme vaadidir ki devletin ne dinsiz ne de dindar nesil yetiştirme görevi vardır. Bir siyasi partinin programının kutsal görünmesi asla demokratik görülemez. 2011'den sonra bir savrulmadan bahsediyoruz. Laikliğin değerini git gide daha iyi anlıyoruz. Dinin kamusal görünürlüğüne müdahale etmeyen, devletin din ve mezhep bazında ayrımcılık gütmediği bir laiklik modeli ön görüyorum." şeklinde konuştu.  

 

Öte yandan 'Dünya Laiklik Günü Paneli'nde sanatçı Müjdat Gezen, televizyon programcısı Ayşenur Arslan ve gazeteci-yazar Murat Aksoy da laiklikle ilgili birer konuşma yaptılar. 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.